2000’li Yılların Futbol İkonları
top of page

2000’li Yılların Futbol İkonları


21'inci yüzyılın ilk on yılı, futbol tarihi için klasikleşmiş bir dönemdi.


Hem sahada hem de kulübelerde harika maçlar, harika anlar ve harika ikonlarla doluydu.


2000'li yılların en efsanevi 32 futbol figürünü seçtik...


32. Carlo Ancelotti


Şampiyonlar Ligi'nin kralı Carlo Ancelotti, birden fazla kulüple Avrupa şampiyonu olan seçkin bir teknik direktör grubuna ait.


Don Carlo bu turnuvadaki ilk zaferini 2003 yılında AC Milan ile kazanırken Rossoneri, tüm zamanların en sıkıcı finallerinden birinde Juventus'u penaltılarla yendi. Ancelotti, 2007 yılında bu kez Liverpool'u yenerek AC Milan’ı tekrar zafere taşıdı.


31. Juan Roman Riquelme


Juan Roman Riquelme, Avrupa futbolunda sadece 5 yıl geçirdi (Barcelona ve Villarreal). Arjantinli yıldız, kariyerinin büyük bölümünde ülkesinin dev kulübü Boca Juniors'ta oynadı.


10 numaralı nişancı, kulüp ve ülkesi için bu rolü mükemmel bir şekilde yerine getirerek oyuna en üst düzeyde damgasını vurdu. 2006 Dünya Kupası'nda Sırbistan ve Karadağ'a karşı Arjantin'in 24 pas yaptığı efsanevi oyununu sonlandırmak için Esteban Cambiasso'ya asist yaptı.


30. Didier Drogba


Tüm zamanların en iyi Afrikalı oyuncularından biri ve gerçek bir Chelsea harikası olan Didier Drogba, 2000’li yıllarda 5.5 sezonda 60'tan fazla Premier League golü kaydetti.


Savunmacılar için tam bir baş belası olan forvet oyuncusu, 2006/07 ve 2009/10 sezonlarında Premier League Altın Ayakkabı ödülünü kazandı ve 2004/05 sezonunda Chelsea'nin şampiyon olmasına yardımcı oldu. Bu şampiyonluk, Maviler’in 50 yıl sonra en üst ligde yaşadığı ilk şampiyonluktu.


29. Ruud van Nistelrooy


Ceza sahasında bir tehdit olan Ruud van Nistelrooy, ceza sahası dışından neredeyse hiç gol atmadı çünkü buna ihtiyacı yoktu. Boşluk bulma ve yakın mesafeden öldürücü bir şekilde bitirme konusundaki olağanüstü yeteneği buna gerek bırakmıyordu.


Hollandalı oyuncu, 2002/03 Premier League Altın Ayakkabı ödülünü kazandı ve o sezon Manchester United ile şampiyonluk yaşadı. Sonrasındaysa Real Madrid ile iki kez La Liga şampiyonu oldu.


28. Oliver Kahn


Bayern Münih efsanesi Oliver Kahn, kariyerinin büyük bölümünü Bavyera devinde geçirdi ve 2000/01 Şampiyonlar Ligi de dahil olmak üzere her kupayı kazandı.


Tüm zamanların en iyi kalecilerinden biri olan Kahn, 2002 Dünya Kupası finalinde Almanya'ya ilham verici bir şekilde kaptanlık yaptı. Her ne kadar kaybeden tarafta yer alsa da turnuvanın oyuncusu olarak Altın Top'u kazandı ve bunu başaran ilk kaleci oldu.


27. Andriy Shevchenko


Andriy Shevchenko, 1999 yılında Dinamo Kiev'den AC Milan'a katıldı ve Ukrayna'nın gelmiş geçmiş en iyi oyuncusu olarak Rossoneri'nin en üretken forvetlerinden biri haline geldi. Sadece Milano derbisinde 14 gol atmayı başardı.


2002/03 Şampiyonlar Ligi ve 2003/04 Serie A şampiyonu olan Shevchenko, 2006'da Chelsea için Milan'dan ayrıldı ancak 2008'de kiralık olarak geri döndü. Ukraynalı golcü, 2004 Ballon d'Or ödülünü kazandı.


26. Miroslav Klose


Alman golcü Miroslav Klose, 4 Dünya Kupası'nda 16 gol attı. Bunların 10'u, 2000'lerde 2 farklı turnuvadaydı. 5 gol 2002 Dünya Kupası’nda ve 5 gol de Almanya’da düzenlenen 2006 Dünya Kupası’ndaydı.


Klose, toplam 137 maçta 71 kez fileleri havalandırarak 2007/08 ve 2009/10 sezonlarında Bayern Münih ile Bundesliga şampiyonluğu yaşadı.


25. Cafu


Brezilya'nın 1994 Dünya Kupası'nı kazanmasında küçük bir rol oynayan Cafu, 2002'de ülkesini zafere taşıyan kaptan oldu ve kupayı havaya kaldırdığı görüntü, turnuva tarihinin en ikonik anlarından birine dönüştü.


Efsanevi sağ bek, kulüpler düzeyinde ise emekli olmadan sadece 1 yıl önce AC Milan ile 2006/07 Şampiyonlar Ligi'ni kazandı. Bu kupa havaya kalkarken Cafu, tüm zamanların en iyisi statüsünü çoktan garantilenmişti.


24. Iker Casillas


Iker Casillas, 19 yaşında Real Madrid'in bir numarası oldu ve 21. doğum gününden kısa bir süre sonra İspanya'nın kaledeki ilk tercihi haline gelerek ülkesi adına 167 kez milli formayı giydi.


İspanyol eldiven, beklenenden daha erken bir şekilde dünya futbolunun ilgi odağı haline gelmiş olsa da onun kaderinde her zaman büyük, çok büyük şeyler olduğu açıktı. Real Madrid ile 3 Şampiyonlar Ligi kazanmak (2’si 2000’lerde) ve İspanya'nın ilk üç büyük turnuva zaferine kaptanlık etmek gibi şeyler…


23. Francesco Totti


21. yüzyılda kariyerini sadece tek bir kulüpte geçiren az sayıdaki oyuncudan biri olan modern Serie A ikonu Francesco Totti, tüm kariyerini 786 maça çıktığı ve 307 gol attığı memleketinin kulübü Roma'da geçirdi.


Buna karşın kulübün kazandıkları Totti için çok da fazla değildi. Roma'yı 2000/01 Serie A şampiyonluğuna taşıdı ve daha sonra İtalya'nın 2006 Dünya Kupası zaferinde başrol oynadı.


22. Rivaldo


Brezilya tarihinin en yetenekli oyuncularından biri olan Rivaldo, ülkesinin 2002 Dünya Kupası zaferinin ayrılmaz bir parçasıydı. Yarı finalde Türkiye maçında Hakan Ünsal'ın oyundan atılması için yüzünü tutup sakatlanmış gibi yapmasıyla zafer ve rezilliği bir arada yaşadı.


Kulüp düzeyinde ise Barcelona ve AC Milan'da yıldızlaşan Rivaldo, Dünya Kupası, Şampiyonlar Ligi ve Ballon d'Or'u kazanan az sayıda oyuncudan biri olarak tarihteki yerini aldı.


21. Raul


Raul, 2000’lerin başında Real Madrid’in kazandığı 3 Şampiyonlar Ligi şampiyonluğundan ikisinde yer aldı. Efsanevi İspanyol forvet, Avrupa'nın en büyük turnuvasının tarihindeki en büyük golcülerden biri oldu.


Raul, Real Madrid formasıyla 323 kez fileleri havalandırarak La Liga devinin tüm zamanlardaki en golcü oyuncularından biri olurken 2002 Dünya Kupası'nda attığı üç gol de dahil olmak üzere İspanya formasıyla 44 kez ağları havalandırdı.


20. Fabio Cannavaro


Fabio Cannavaro, 2006 yılında Ballon d'Or ödülünü kazanan diğer birkaç defans oyuncusuna katıldı. O yılın başlarında İtalya'yı Almanya'da Dünya Kupası zaferine taşıyan Cannavaro, sağlam performansıyla Il Muro di Berlino (Berlin Duvarı) lakabını kazandı.


Oyunun gördüğü en iyi stoperlerden biri olan Cannavaro, Şampiyonlar Ligi'ni asla kazanamayan en iyi 11'e girmesine rağmen Real Madrid ile 2006/07 ve 2007/08 La Liga şampiyonluklarını kazanarak yerel başarıların tadını çıkardı.


19. Frank Lampard


Muhtemelen Chelsea'nin gelmiş geçmiş en iyi oyuncusu olan Frank Lampard, Premier League döneminin en iyi orta saha oyuncuları arasında yer alıyor. Gol atma becerisi konusunda ona rakip olabilecek çok az oyuncu var.


Lampard, 2005/06 ve 2009/10 sezonları arasında Maviler adına tüm müsabakalarda en az 20 kez fileleri havalandırdı. 2004/05 sezonunda Bolton Wanderers'a karşı attığı golle şampiyonluğu getiren Lampard, aynı zamanda prestijli FWA Yılın Futbolcusu ödülünü de kazandı.


18. Gianluigi Buffon


16 yıl boyunca dünyanın en pahalı kalecisi olan Gianluigi Buffon, 2001 yılında Parma'dan 52.8 milyon € karşılığında Juventus'a katıldığında bu unvanı elde etmişti.


Kulübü ve ülkesi için gerçek bir efsane olan ve İtalya adına 176 kez milli formayı giyen Buffon, Azzurri'nin 2006 Dünya Kupası başarısında kilit rol oynadı ve turnuvanın en iyi kalecisi olarak Yashin Ödülü'nü kazandı.


İnanılmaz bir şekilde, 2023 yılında tam 45 yaşındayken emekli oldu!


17. Patrick Vieira


Arsenal'ın 2003/04 Premier League şampiyonu olan unutulmaz “The Invincibles” takımının kaptanı Patrick Vieira, Topçular’ın tüm zamanlardaki en efsanevi oyuncularından biriydi.


Tam bir orta saha oyuncusu olan Fransız oyuncu, 2005'te Highbury'deki tünelde Manchester United'lı meslektaşı Roy Keane ile girdiği çatışmada olduğu gibi sertliğiyle meşhurdu.


16. Xavi


Pep Guardiola'nın Barcelona felsefesinin timsali olan Xavi, belki de oyunun gelmiş geçmiş en büyük kulüp takımında elit bir yetkinlikle işlerin yolunda gitmesini sağladı.


Hem bir Barcelona hem de İspanya efsanesi olan maestro, iki Şampiyonlar Ligi zaferi ve Euro 2008 zaferi ile 2000’li yılları kupalarla dolu geçirdi.


15. Kaka


Kaka, Brezilya'nın 2002 Dünya Kupası zaferinde sadece 25 dakika oynadı ancak AC Milan ve Real Madrid'de oynayarak oyunun en üst seviyesinde parlak bir kariyerin tadını çıkarmaya devam etti.


Olağanüstü yetenekli hücuma dönük orta saha oyuncusu, Carlo Ancelotti'nin Milan'ıyla Şampiyonlar Ligi ve Dünya Kulüpler Kupası'nı kazandığı 2007 yılında Ballon d'Or ödülüne layık görüldü.


14. Arsene Wenger


Arsene Wenger, 1996 yılında Arsenal'a geldiğinde pek tanınmıyordu ama modern ve bilimsel yaklaşımıyla İngiliz futbolunda bir devrim yarattı ve bu yaklaşım ona Topçular’da büyük başarılar getirdi.


Kuzey Londra kulübünde 2000’li yılların başında yarıştığı kupaların çoğunu kazandı ve 2001/02 sezonunda yerel ligde duble yapmalarını sağladı. Ayrıca tabii ki iki sezon sonra Premier League'de namağlup şampiyonluğa ulaştılar.


13. Andrea Pirlo


Andrea Pirlo kadar karşı konulmaz derecede zarif bir orta saha oyuncusu var mı? Evet, güzel saçları da var ama biz burada İtalyan ikonunun top üzerindeki yeteneğinden bahsediyoruz...


AC Milan ile iki kez Şampiyonlar Ligi şampiyonu olan ve 2006'da İtalya ile dünya şampiyonluğu yaşayan Pirlo'nun kariyeri, sahada göz kamaştıran bir oyuncuya yakışır şekilde ışıltılıydı.


12. Steven Gerrard


Premier League'in gelmiş geçmiş en iyi orta saha oyuncularından biri olan efsanevi Liverpool kaptanı Steven Gerrard, kulüpte geçirdiği 17 yıl boyunca sayısız kez Kırmızılar’ın kurtarıcısı oldu.


Gerrard'ın 2006 FA Cup finalindeki maç kurtaran vuruşu gerçekten çok özeldi. Buna karşın bir maç, geleceğin İngiltere kaptanının kariyerinin zirvesi olarak diğerlerinin üzerinde duruyor: Futbol tarihinin en olağanüstü geri dönüşlerinden birine, İstanbul Mucizesi'ne ilham verdiği 2005 Şampiyonlar Ligi finali.


11. Zlatan Ibrahimovic


Yaygın olarak sadece ilk isminizle tanınmak için oldukça ikonik olmanız gerekir. Zlatan Ibrahimovic, bu tanıma kesinlikle uyuyor.


En büyük golcülerden biri olan üretken İsveçli, en hafif tabirle çok istisnai bir karakterdi. 2000'li yıllarda Ajax, Juventus ve Inter ile Avrupa futboluna damgasını vurdu. 2009 yılında 69.5 milyon € karşılığında Barcelona'ya katılarak o zamana kadarki en pahalı transferlerden birini gerçekleştirdi.


10. David Beckham


David Beckham'ın 2001 yılında Yunanistan'a karşı İngiltere adına son anda attığı serbest vuruş golü, bırakın Üç Aslan'ı, uluslararası futbol tarihinin en ikonik anlarından biri olarak kayıtlara geçmeli.


Becks, 2000-2006 yılları arasında ülkesine örnek bir kaptanlık yaparken kulüp düzeyinde de Manchester United, Real Madrid ve MLS'in ilk küresel süperstarı haline geldiği La Galaxy'de oynadı.


9. Jose Mourinho


Futbol tarihinin en başarılı teknik direktörlerinden biri olan Jose Mourinho'nun kulübedeki yolculuğu 2000’li yılların başında başladı. Porto'yu beklenmedik bir Şampiyonlar Ligi zaferine taşıdığı ve Chelsea'ye ilk iki Premier League şampiyonluğunu getirdiği bir ilk 10 yıl…


“Özel Biri”, 2000’lerin ilk 10 yılının sonlarını Serie A devi Inter’de tamamladı ve 2009/10 sezonunda üçleme yaptı.


8. Wayne Rooney


16 yaşındaki Wayne Rooney'nin 2002 yılında Everton formasıyla Arsenal'a karşı attığı çığlık (ne kadar önemsiz olursa olsun) nerede olduğunuzu ya da ne yaptığınızı hatırladığınız anlardan biridir.


İki kez PFA Yılın Genç Oyuncusu seçilen Rooney, 2004 yılında Manchester United'a katıldı ve ilk maçında Fenerbahçe'ye karşı hat-trick yaparak Kırmızı Şeytanlar'ın ve İngiltere'nin rekor golcüsü oldu.


7. Lionel Messi


Lionel Messi, sonraki on yılda kendisini tüm zamanların en iyi oyuncusu olarak kabul ettirecekti. Ancak 2000’ler Barcelona ve Arjantin kahramanı için her şeyin başladığı yerdi.


Messi, 2008/09 sezonunda Barcelona formasıyla art arda 30 veya daha fazla gol attığı 13 sezonun ilkini yaşadı. O sezon ikinci Şampiyonlar Ligi şampiyonluğu madalyasını aldı ve 2009'un sonlarında ilk Ballon d'Or ödülünü kazandı.


6. Zinedine Zidane


Zinedine Zidane, 2001 yılında Real Madrid için Juventus'tan ayrıldığında 77.5 milyon € ile tüm zamanların en pahalı oyuncusu oldu ve bu rekor 2009 yılına kadar devam etti.


Sadece beş yıl sonra emekli olacak olsa da Zizou, yerel ve kıtasal sahnedeki performanslarıyla Bernabeu'da efsanevi bir statü elde etti. Real'in 2002 Şampiyonlar Ligi finalinde Bayer Leverkusen'e karşı kazandığı zaferde attığı muhteşem vole golü, kesinlikle Madrid kariyerinin en önemli anıydı.


5. Ronaldo


2002 Dünya Kupası, Brezilya'nın Dünya Kupası'ydı ama bireysel anlamda Ronaldo'nun turnuvasıydı. Çünkü “Fenomeno”, hak ettiği lakabının hakkını verdi ve sekiz golle gol kralı oldu.


Bu formunu yeni kulübü Real Madrid'e de taşıdı ve Los Blancos'taki ilk iki sezonunun her birinde 30 gol barajına ulaşarak santrfor rolünü inanılmaz bir şekilde yeniden tanımladı.


4. Sir Alex Ferguson


Birçokları tarafından gelmiş geçmiş en büyük teknik direktör olarak kabul edilen Sir Alex Ferguson'un Manchester United hanedanlığı 80'lerde başladı ve meyvelerini bolca verdiği 2000'lere kadar devam etti.


2000’lerin ilk 10 yılında 6 Premier League şampiyonluğunun yanı sıra birer Şampiyonlar Ligi ve FA Cup şampiyonluğu yaşayan başarılı İskoç teknik direktör, 2000-2009 yılları arasında Premier League'de 5 kez Sezonun Teknik Direktörü seçildi.


3. Thierry Henry


Va va voom... Thierry Henry'nin Premier League'e getirdiği şey buydu. 2002-2006 yılları arasında Arsenal ile iki şampiyonluğun yanı sıra inanılmaz bir şekilde dört kez Altın Ayakkabı ödülünü kazandı.


2017'de Topçular’ın gelmiş geçmiş en iyi oyuncusu seçilen Fransız ikon, 2000’lere Fransa’yı Euro 2000'de başarıya taşıyarak başladı ve 2004'te Pele'nin yaşayan en iyi oyunculardan oluşan 'FIFA 100' listesine dahil edildi.


2. Cristiano Ronaldo


2003'te Sporting Lizbon'dan Manchester United'a geldiğinde bilinmeyen bir isim olan Cristiano Ronaldo'yu kısa sürede tüm futbol dünyası tanıdı ve ona hayranlık duydu.


3 Premier League şampiyonluğu, bir Şampiyonlar Ligi zaferi ve ilk Ballon d'Or ödülünün ardından 2009 yılında CR7, Old Trafford ve United'ı, Bernabeu ve Real Madrid ile değiştirerek efsanesini daha da güçlendirdi.


1. Ronaldinho


Başına buyruk ve sihirbaz… Ronaldinho, kariyeri boyunca futbol topuyla öyle şeyler yaptı ki gelmiş geçmiş birçok oyuncuyu şaşırttı.


Barcelona'da en parlak dönemini yaşadı ve gerçekten şaşırtıcı goller attı. Ancak belki de hiçbiri,

2005'te Chelsea'ye karşı ceza sahası dışından durarak attığı gol kadar özel değildi.


Ronaldinho, Brezilya için de hiç fena değildi. Onun 2002 Dünya Kupası çeyrek finalinde İngiltere kalecisi David Seaman'ın üzerinden attığı serbest vuruş golünü kim unutabilir ki?

0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör
bottom of page