Yazı: Alper Erdem
Premier League, dünyanın en çok gelir elde eden futbol ligi olarak öne çıkıyor. Birçok Premier League kulübü, son dönemde yaptıkları harcamalarla dikkat çekerken bunun yanında altyapılarını geliştirmekten de geri durmuyorlar.
Üstelik bu kulüpler altyapılarını sadece A takıma oyuncu yetiştirmek için değil aynı zamanda büyük bir gelir kaynağı olarak kullanıyorlar.
Altyapı oyuncularından son dönemde en çok gelir elde eden kulüplerin başında gelen Chelsea, bu oyunculardan yararlanmakla birlikte yüksek maliyetli satışlar yaparak kulübün kasasını dolduruyor.
Chelsea Altyapısıyla Fark Yaratıyor
Geride bıraktığımız yıl içinde uzun yıllardır kulübün sahibi olan Roman Abramovich’in elden çıkarmak zorunda kaldığı Chelsea, Todd Boehly liderliğindeki yeni sahipleriyle 2022/23 sezonuna hazırlandı.
Yeni sezon öncesi yaptığı transferlere toplamda yaklaşık 282 milyon euro harcayan Londra kulübü, sezonun başlamasından kısa bir süre sonra ise teknik direktör Thomas Tuchel ile yollarını ayırıp takımın başına Graham Potter’ı getirdi. Chelsea, Graham Potter için de Brighton kulübüne yaklaşık 21 milyon sterlin ödedi.
Tüm bu harcamaların yanı sıra Chelsea, altyapısına da gerekli yatırımı yapan kulüpler arasında yer aldı. Son 10 senede altyapı oyuncularının satışından elde edilen gelir, bu yatırımın kanıtı olarak gösterildi.
Chelsea bu süre zarfında Billy Gilmour, Tammy Abraham, Fikayo Tomori, Mario Pasalic, Ola Aina, Nathan Aké, Bertrand Traore, Nathaniel Chalobah, Papy Djilobodji, Patrick Bamford, Gael Kakuta, Ryan Bertrand, Patrick van Aanholt ve Jeffrey Bruma gibi altyapı oyuncularından toplamda yaklaşık 184 milyon euro gelir elde etti.
Bu oyuncular arasından Tammy Abraham ve Nathan Aké gibi isimler kariyerlerinin ilerleyen bölümlerinde piyasa değerlerini yükseltirlerken diğerlerinin büyük bir bölümü ise kariyerlerini Avrupa’nın 5 büyük liginde sürdürdüler.
Öte yandan Chelsea altyapısından yetişip A takım seviyesine çıkan Reece James, Mason Mount, Trevoh Chalobah ve Ruben Loftus Cheek ise kariyerlerine hala Chelsea formasıyla devam ediyorlar.
Kulübün bedelsiz bir şekilde yollarını ayırdığı oyunculardan Declan Rice şu anda İngiltere Milli Futbol Takımı oyuncularından biriyken Andreas Christensen ise Barcelona’da oynuyor.
Chelsea Büyük İsimlerden Yararlanamadı
Altyapısından elit oyuncu yetiştirme konusunda oldukça başarılı olan Chelsea, potansiyeli yüksek bazı oyuncuları değerlendirme konusunda ise sınıfı geçemedi.
Bunun en büyük örneği ise şu anda İngiltere Premier League’in en büyük yıldızları arasında gösterilen 2 ismin, geçmişte Chelsea’de forma giymeleriydi. Manchester City’nin Belçikalı yıldızı Kevin de Bruyne ve Liverpool’un Mısırlı yıldızı Mohamed Salah, kariyerlerinin erken dönemlerinde Chelsea tarafından transfer edilmişlerdi.
2012 yılında Chelsea’ye gelen Kevin de Bruyne, 2 sezonda çok az forma şansı bulup 2014/15 sezonu öncesinde Wolfsburg’a 22 milyon euro’ya satıldı. Alman kulübü, yalnızca 1 sezon sonra Belçikalıyı Manchester City’e 76 milyon euro bedelle gönderdi.
De Bruyne’nin satıldığı yıl Basel’den 16,5 milyon euro karşılığında transfer edilen Mohamed Salah ise 2016’da İtalya Serie A ekiplerinden Roma’ya 15 milyon euro’ya satıldı. Kulüp, Salah transferinden zarar ederken Mısırlı oyuncu Roma’da sergilediği performansın sonrasında Liverpool tarafından 42 milyon euro’ya alındı.
Bu iki ismin yanında Chelsea’ye henüz 18 yaşında transfer edilen ve “Yeni Drogba” olması beklenen Romelu Lukaku ise Londra’da beklenen patlamayı bir türlü yapamadı. Sırasıyla West Bromwich ve Everton’a kiralanan Lukaku, 2014 yılında 35 milyon euro bonservisle Everton’a bonservisiyle gitti.
Dünya futbolunda kendisi için en çok bonservis bedeli ödenen oyuncu olan Romelu Lukaku (yaklaşık 334 milyon euro), 2017’de Manchester United’a, 2019’da ise Inter’e transfer oldu.
Chelsea, 2021/22 sezonu öncesinde bir zamanlar 35 milyon euro’ya Everton’a sattığı oyuncusunu yıllar sonra tam 113 milyon euro ödeyerek geri aldı. Ne var ki Lukaku ikinci Chelsea döneminde de beklentileri karşılayamayınca 2022/23 sezonu başında kiralık olarak Inter’e döndü.
Altyapının ve oyuncu izleme komitesinin geçmişteki başarılarını sürdürmesini bekleyen yeni başkan Todd Boehly ise, altyapıya olan güvenini ortaya koyarak gelecekte de bu anlayışın süreceğinin sinyallerini verdi:
“Dünyanın en iyi akademilerinden birine sahibiz. Mohamed Salah, Kevin de Bruyne, Reece James, Mason Mount ve Trevoh Chalobah bizim akademimizden yetişti.”
Comments