Yazı: Alper Erdem
Takvimler 24 Mayıs 2009’u gösterirken Blackburn Rovers’ın stadyumu Ewood Park, bir kulüp efsanesine veda etmeye hazırlanıyordu.
Ewood Park tribünlerindeki taraftarlar sahaya üzerinde; “Bana verdiğiniz bütün destek için teşekkür ederim” yazılı bir tişört ile çıkan Tugay Kerimoğlu’na büyük bir veda töreni düzenlemişlerdi.
Tribündeki taraftarlardan birinin hazırladığı “Tugay you are our Turkish delight” (Tugay sen bizim Türk lokumumuzsun) pankartı, binlerce Blackburn Rovers taraftarının Tugay Kerimoğlu maskeleri takmaları ve stadyumdaki atmosfer, İngiltere Premier Lig’de bir futbolcuya yapılan en görkemli vedalardan biri olarak kayıtlara geçti.
Orta Sahadaki Maestro
Tugay Kerimoğlu, futbol kariyerine Trabzonspor’un altyapısında başladı. Çok küçük yaşlardan itibaren yeteneği ve saha içindeki tavırlarıyla dikkat çeken genç futbolcu adayı, henüz 10 yaşındayken kariyerinin ilk transfer teklifini alacaktı.
O dönem Galatasaray’ın başında, Trabzonspor ile önceki yıllarda büyük başarılara imza atmış olan Özkan Sümer vardı. Özkan Sümer, Tugay Kerimoğlu’nun Galatasaray’a transferinde büyük rol oynadı ve oyuncuyu İstanbul’a getirdi.
Kulübün alt yaş kategorilerinde 7 yıl oynayan Tugay, Galatasaray A takım formasını ilk kez 1987/88 sezonunda giydi.
Tugay Kerimoğlu, ilerleyen yıllarda Galatasaray orta sahasının vazgeçilmez oyuncularından biri oldu. Galatasaray’da Mustafa Denizli, Sigried Held, Feldkamp, Reiner Hollmann, Reinhard Saftig ile çalışan Tugay Kerimoğlu’nun kariyerini en çok etkileyen iki teknik direktör ise Fatih Terim ve Graeme Souness idi.
1995/96 sezonunda Galatasaray’ın teknik direktörlüğünü yapan İskoç futbol insanı Graeme Souness, bir Liverpool ve Glasgow Rangers efsanesiydi. Türkiye’de sadece 43 maç görev yapan Souness’in bu maçların 38’inde vazgeçemediği oyuncusu ise Tugay Kerimoğlu olmuştu.
O sezonda 3 gol 9 asist ile oynayan yıldız orta saha, Souness’i çok etkilemişti.
Souness’den sonra göreve gelen Fatih Terim ile hem Galatasaray hem de Tugay Kerimoğlu, Avrupa’da büyük başarılar kazanmaya başladı. Tugay Kerimoğlu’nun özellikle Avrupa kupalarında sergilediği üstün performanslar, yurtdışından birçok kulübün onu transfer etmek istemesine sebep oldu.
Ancak transferi gerçekleştiren, Tugay Kerimoğlu’nun eski teknik direktörü Graeme Souness’in de büyük etkisiyle Glasgow Rangers idi.
Tugay Kerimoğlu, Ocak 2000’de toplamda 387 maça çıkıp 40 gol 58 asist yaptığı Galatasaray’dan ayrıldı. Galatasaray ise bu ayrılıktan aylar sonra Türk futbol tarihinde bir ilki başarıp UEFA Kupası’nı kazandı.
Yıllar sonra GQ Türkiye’den Pınar Bekbölet’ verdiği röportajda o günkü kararın arkasında durduğunu belirten Kerimoğlu: “2000’de Avrupa’da oynamak için yanıp tutuşuyordum. Kal dediler. Kal, UEFA Kupası’nı alalım öyle git. İnan bana, belki de herkesten fazla hissediyordum o kupayı alacağımızı. Bunu rağmen vermiştim kararımı. Bu kadar bilinçli verdiğim bir kararı sonradan neden sorgulayayım ki...” sözleriyle kararlılığını vurgulamıştı.
Premier Lig Efsanesi Tugay Kerimoğlu
Tugay Kerimoğlu, Ocak 2000 ile Haziran 2001 arasında forma giydiği Glasgow Rangers’ta Ada futbolu için çok uygun bir profilde olduğunu kanıtlamıştı.
Sürekli dikine oynamayı düşünen ve sahadaki oyun görüşü çok yüksek olan milli yıldız için Blackburn Rovers 1,95 milyon euro bonservis bedeli ödemiş ve onu kadrosuna katmıştı.
Tugay Kerimoğlu, Blackburn Rovers’a transfer olduğunda 31 yaşındaydı. Standartlara göre ileri bir yaşta İngiltere Premier Lig’e transfer gerçekleştiren Tugay Kerimoğlu, buna rağmen profesyonelliği ile bu seviyede de kendini kabul ettirmeyi başardı.
Öyle ki Blackburn Rovers’ta Graeme Souness, Mark Hughes, Paul Ince ve Sam Allardyce gibi 4 önemli isimle çalışan Tugay Kerimoğlu, tüm bu isimlerin sahada en güvendiği oyunculardan biri oldu.
Blackburn Rovers’ta futbolu bıraktığı güne kadar 293 maça çıkan Tugay Kerimoğlu’nun, kulüp tarihinin en büyük efsanelerinden biri olarak kabul edildiği jübilesinde kanıtlandı.
Ya 10 Yaş Genç Olsaydı?
2006 yılında oynanan bir Liverpool maçında sergilediği üst düzey performansın ardından Tugay Kerimoğlu’nun yaşı Mark Hughes’e de sorulmuştu.
Mark Hughes’in verdiği cevap ise Tugay Kerimoğlu’nun seviyesinin altını çiziyordu:
“Tugay’ın 10 yaş daha genç olmasını ister miydim? Hayır. Çünkü eğer öyle olsaydı Barcelona’da oynuyor olurdu.”
Bir Manchester United maçından sonra bu görüşünü Sir Alex Ferguson ile de paylaştığını söyleyen Mark Hughes: “Sir Alex Ferguson’a Tugay 10 yaş daha genç olsa Manchester United için oynayabilirdi dedim ve o da bunu kabul etti.” oyuncusuna olan hayranlığını her seferinde basın karşısında da ifade etti.
Üstelik Tugay Kerimoğlu övgüleri sadece teknik direktörlerinden almıyordu. Blackburn Roverst’ta Tugay Kerimoğlu ile birlikte forma giyen oyunculardan biri olan David Thompson, Lancashire Telegraph’a verdiği bir röportajında onu şöyle tanımlıyordu:
“Onunla oynayana kadar ne kadar olağanüstü olduğunu bilmiyordum. Blackburn’e 30 yaşında geldi ancak daha önce gelse kesinlikle ilk dörtteki herhangi bir kulüpte oynardı. O bizim Pirlo’muzdu. Bu arada ben Pirlo’ya karşı da oynadım ancak Tugay, ondan daha yukarıdaydı. Bir futbolcu olarak gördüğüm en iyilerden biriydi.”
Tugay Kerimoğlu’nun bıraktığı etki, Blackburn Rovers’taki son sezonunda dahi sürüyordu.
Blackburn Rovers’ın resmi sitesinde Türk milli oyuncunun futbolu bırakması hakkında sözlerine yer verilen dönemin teknik direktörü Sam Allardyce, “Tugay burada harika günler geçirdi ve kariyerinin zirvesine muhteşem bir tırmanış yaptı. Burada yaptığı her şey için ona minnettar kalacağız.” demişti.
Günümüzde dahi Blackburn Rovers taraftarları tarafından büyük ilgiyle karşılaşan Tugay Kerimoğlu için, FourFourTwo’ya da yazılarıyla katkı veren Matt Gault, The Football Times adlı sitesinde şu ifadeleri kullanıyordu:
“Maestro (Tugay Kerimoğlu’nu kastederek) ve Alan Shearer, Blackburn Rovers’ın en iyi oyuncuları olarak aynı cümlede yer alırlar.”
Tüm bu sözler, bugün 52’nci yaş gününü kutlayan Tugay Kerimoğlu’nun yaptıklarıyla bir Premier League efsanesi olduğunu kanıtlıyor.