Yazı: Alper Erdem
İngiltere Premier League’de 90’ların sonu ve 2000’lerin başında şimdilerde ligin en dominant takımları arasında olan Manchester City ve Chelsea, büyük yatırımcılar tarafından satın alınmamıştı.
O dönem İngiliz futbolunun bir diğer devi Liverpool ise eski günlerinden hayli uzaktaydı. Hal böyle olunca 1995-2004 yılları arasında İngiltere Premier League’in en büyük rekabeti Arsenal ile Manchester United arasındaydı.
Arsenal Manchester United İçin Tehdit Oldu
1 Ekim 1996’da Arsenal, teknik direktörlük görevine sürpriz bir kararla o dönemde adı çok da duyulmamış olan Fransız menajer Arsene Wenger’i getirdi.
Arsene Wenger, İngiltere Premier League’e Japonya’dan geldiğinde ligin hakim gücü Manchester United idi.
Sir Alex Ferguson, Manchester United’ın ünlü 92 Sınıfı’nı bir araya getirmiş ve onlarla sadece İngiltere’nin değil Avrupa’nın da en güçlü takımlarından birini oluşturmuştu.
O dönem Peter Scmeichel’ın kalesini koruduğu Manchester ekibi, Neville kardeşler, Roy Keane, David Beckham, Ryan Giggs, Ole Gunnar Solsjkaer, Scholes, Butt gibi genç yıldızların yanında efsanevi oyuncu Eric Cantona’ya da sahipti.
O yıllarda Manchester United’ın bu güçlü kadrosunu tehdit edebilecek herhangi bir takım yok gibiydi. Buna karşın Arsene Wenger, Arsenal’de gerçekleştirdiği dönüşümle hem Sir Alex Ferguson’un hem de Manchester United’ın en büyük rakibini yarattı.
(Arsene Wenger’in İngiliz futbolunda yarattığı dönüşümün detayları için FourFourTwo Türkiye’de Batu Çakan imzalı yazıyı okuyabilirsiniz)
1997/98 sezonu başladığında Manchester United, Premier League’in son 5 senesinin 4’ünü şampiyon olarak tamamlayarak yeri sezonun da en büyük favorisi konumunda lige başlamıştı.
Arsene Wenger, daha sonraları İngiltere Premier League tarihine geçecek olan kadronun temellerini o sezon atmıştı.
Dennis Berkgamp’ın liderliğindeki kadroya Emmanuel Petit ve Marc Overmars gibi yıldızlar kazandırılmıştı. Ayrıca takımda Nicolas Anelka gibi bir “süper yetenek” de vardı.
Müthiş bir rekabete sahne olan o sezonda şampiyon 1 puan farkla belli olmuştu. Arsenal’e imza attığı gün kimsenin tanımadığı Arsene Wenger, Sir Alex Ferguson’un takımının önünde şampiyon olmuştu.
Wenger – Ferguson Rekabeti
Arsenal ve Manchester United arasındaki rekabetin bu kadar öne çıkmasında hiç şüphesiz Sir Alex Ferguson ve Arsene Wenger’in birbirleri hakkındaki sözlerinin de büyük payı vardı.
Arsene Wenger’in ilk yıllarında Manchester United’ın lig ve Avrupa takviminin düzenlenmesi hakkında rahatsızlığını dile getirmesi, iki efsanevi teknik direktörü basın önünde ilk kez karşı karşıya getirmişti.
İskoç menajer o dönem Wenger hakkında şu sözleri söylemişti:
“İngiliz futbolu hakkında hiçbir tecrübesi yok. Japonya’dan geldi ve şimdi bize nasıl organize olacağımızı anlatmaya kalkıyor. Eğer bu kadar tecrübesizseniz belki de yapacağınız en iyi şey çenenizi sımsıkı kapalı tutmaktır.”
İkili arasındaki gerilim her sezon biraz daha artarak devam ederken 2004 yılında ünlü Pizzagate Olayı yaşandı.
49 maçtır mağlup olmayan Arsenal’i sahasında ağırlayan Manchester United, rakibini 2-0 yenerek seriyi noktalamıştı. Maç sonrasında soyunma odasına giden tünelde Sir Alex Ferguson’un suratına Arsenal’in genç oyuncusu Cesc Fabregas tarafından pizza fırlatılması ise İngiliz futbol tarihine
“Pizzagate Olayı” olarak geçmişti.
Bu olay hakkında maç sonunda konuşan Sir Alex Ferguson ise asıl suçlu olarak Arsene Wenger’i göstermiş ve “Bu bir rezalet. Ama Wenger’den bir özür beklemiyorum. Çünkü o böyle bir insan” demişti.
Arsene Wenger ise medyayı ve Sir Alex Ferguson’u suçlayarak “Anlamadığım bir şey var. O adam (Ferguson’u kastederek) istediği her şeyi yapıyor ve siz, medya olarak sürekli onun ayaklarının dibindesiniz.” sözlerini kullanmıştı.
Her ne kadar özellikle 2003/04’teki “The Invincibles” sezonundan sonra Arsenal’de yaşanan düşüşün Wenger – Ferguson rekabetinin şiddetini azalttığına inanılsa da Manchester United – Arsenal maçları her zaman Premier League klasikleri arasında yerini aldı.
Manchester United Rekabetin Üstün Tarafı
Manchester United ile Arsenal, ilki 13 Ekim 1894 yılında olmak üzere (Newton Heath-Woolwich Arsenal) şu ana kadar tam 237 kez karşı karşıya geldiler.
Bu maçların 98’ini kazanan Manchester temsilcisi, rekabette üstün taraf olurken Arsenal ise rakibine 86 galibiyetle karşılık verdi.
Manchester United – Arsenal rekabetinde birçok önemli yıldız forma giydi. Buna karşın Ryan Giggs, uzun kariyerinde 50 kez Arsenal karşısına çıkarak bu önemli maçta en çok oynayan futbolcu oldu.
Öte yandan Wayne Rooney ise hala daha attığı 12 golle rekabetin en golcü ismi konumunda.
Rekabette Son Durum
Arsenal ile Manchester United, son yıllarda eski günlerini arayan iki kulüp olarak göze çarpıyor. Uzun zamandır Premier League’de şampiyon olamayan iki takım, Ferguson ve Wenger günlerini arıyorlar.
Arsenal ile oynadığı son 8 Premier League maçının yalnızca 1’ini kazanabilen Manchester United, buna karşın Londra ekibini Manchester’da ağırladığı son 15 karşılaşmada ise sadece 1 kez mağlup oldu.
İki takım arasında geçtiğimiz sezon oynanan 2 maçtan Londra olanını Arsenal kazanırken (3-1), Old Trafford’daki mücadelede ise Manchester United galip gelmişti (3-2).
Comments